14 Haziran 2009 Pazar

The 1th Shop of Coffee Prince


Ne zamandır yazıcam yazıcam diyorum yazamıyorum. Bambaşka bir kore dizisini daha bitirmek üzeriyim, ancak yazabildim. Valla durum şudur ki sayın seyirciler, seyredin anasını satayım:P bu dizi kaçmaz:) niye derseniz, bir kere çok sevimli. Her karakter ayrı takıntılı, özellikle de aşk konusunda. Erkekler hayallerdeki sadık ve çok aşık erkek modeli pek tabii olarak:) Ama her şeyin ötesinde dizinin pozitif bir enerjisi var ve izlerken bana geçirdiler o enerjiyi de...İnternetten takip ettiğim kadarıyla sanırım bu hisse kapılan tek kişi değilim. Dizinin her bölümü bittikten sonra suratta kalan sırıtma hali güzel bir duygu.

Konudan az biraz bahsetmiş idim. Aslında konu absürd ötesi, ama düşünülmeden izlenirse özellikle süper oluyor. Mantık hatası değil ama hatası, konu tam manga konusu, gerçek hayatta pek yaşanabilecek türden bir şey değil. Her karakterin ayrı bir hikayesi var. Han Kyul uzun süre eşcinsel olduğunu zannetti; kendini bir hezeyandan bir başkasına atıp durdu epey bir süre. Mesela Japon karakterin hikayesi de güzeldi(anladığım kadarıyla japonlarla korelilerin, türklerle yunanlılar gibi bir ilişkileri var. aşk-nefret güzellemesi yani). Aşk uğruna teee Japonyalardan kopup gelmiş yavrum. Gerçi bu Japon evlat gibi diğer yan karakterlerin de hikayeleri zaman içinde çözüldü tabii.

Gong Yoo hastalığımı bilmeyenler sayfayı aşağı indirsin biraz:) Gülüşüne kurban olan bu yaratık(sen insan mısın?) dizinin en sempatik karakteriydi. Başlangıçtaki hercai oğlandan, bir hikayesi olan bir adama dönüştü. Go Eun Chan'ı oynayan Yoon Eun Hye, Goong'tan daha ona yakışan bir rol bulmuş sonunda. Goong'da direk bir manga karakateriydi. Tepkileri, mimikleri, hal ve haraketleri çok abartılıydı. Zaten Goong'u seyrettiğim süre boyunca benim göynüm Min Hyorin'den yanaydı(neyse uzun konu o, bilahere değinirim).Burada rolü daha oturmuştu.

Kısacası eğer eğlenceli dizi seyredicem diyosanız, tavsiye edilebilcek dizi. Ama fazla bir şey beklemeyin. Sadece eğlencesine oturacaksanız karşısına; mantık hatalarına takılmadan, senaryoyu didiklemeden izleyecekseniz; 17 fincan kahve sizi bekler:)

5 yorum:

  1. Aşığım ben bu adama. Gel desin bir dakka durmam buralarda. Dizideki her bir oyuncu her bir karakter ayrıca güzeldi. Yine sonunu bağlayamadılar klasik Kore dizisi problemi ama ben çok çok sevdim. Durup durup izliyorum. Herkese DVD ye çekip veriyorum izlesinler diye. Sonra millet Gong Yoo ya aşık oluyor bende sinir krizi geçiriyorum :) Dağılın lann o benim :)

    YanıtlaSil
  2. Adam buraya gelse parçası kalmaz bu kadar kız hayranla, askeriliğini de yaptı ideal damat adayı:) sinir krizi geçirmeni göze alarak söylüyorum, bana gel dese ben de giderim:)

    YanıtlaSil
  3. Otur oturduğun yerde Canan. Dellendirme beni. :) Valal hiç öyle parçası falan kalmaz deme millet iki satır yazmaya üşendi. Lafta bunların sevgisi sen beni takip etmeye devam et gör bak neler yapacağım :)

    YanıtlaSil
  4. iki satır yazmaya üşenmiş olabilir, ama gelirse hakikaten millet daha havaalanından saldırır adamın üstüne diyeceğim de sen bu aşkla adama siper edersin gövdeni, ben gördüm o aşkı sende:D

    YanıtlaSil
  5. :) Tabiii canım uzaktan bakmalarına bile müsade etmem ha ha ha. Aşığım ben o adama :) Valla çoluk çocuğum geçici hevesi ile benim hayranlığım bir tutulamaz diyorum :)

    YanıtlaSil